Kilisede Görevli Din Gruplarının Karakteristiğinin bir Yansıması

Gazimagusa’da bulunan harikulade Gotik dönem yıkık kiliselerinden biri de şehrin kuzey batısında bulunan Karmelitlere ait St. Mary Kilisesi veya Karmelit Kilisesidir.

Tabyanın olduğu bölgede bulunan St. Mary kilisesi şehrin büyük gösterişli yapılarından biridir.

13. yüzyılda, Müslüman ordular Kutsal Toprağı zamanla geri almıştır ve pek çok orta doğu Hristiyan’ı Gazimağusa’ya kaçmıştır. Hristiyanların özel inançları Latin veya Ortodoks Hristiyanlarınınkinden farklı olsa da aynı alanda bir araya gelme eğilimi göstermişlerdir.

13 Mart 1311 tarihli bir yazıda, V. Pope Clement, Karmelitleri Kıbrıs’a yerleşmeleri için görevlendirmiştir. Fransiskan ve Dominik olan diğer iki din görevlisi grubu da 15. yüzyıl ve sonrasında buraya yerleştirilmiştir. Augustinuslar ise son din görevlisi grubu olarak hemen ardından şehre varmıştır.

Kuzey İsrail’in Karmel dağlarından gelen Karmelitler, kendilerini Gazimağusa topraklarında bulmuştur ve daha sonra şehirde Suriyeliler olarak bilinmişlerdir.

Kilise, Meryem Anaya adanmış manastır tesisinin bir parçası olarak 14. yy’da inşa edilmiştir. Aslında, aynı dönemde şehirde pek çok başka kilise de inşa edilmiştir ve tarihçiler Gazimağusa’nın Hristiyanlıkta en zengin şehirlerden biri olduğunu düşünmektedir.

Venediklilerin 16. yüzyılda Martinengo Tabyasını inşa ettikleri o zamanda şehre ait olan bir surun köşesine yakındır. Aynı dönemde yükseltilen Ermeni manastırının yanına inşa edilmiştir ve Karmelitlerin dini diyaloglarını sürdürdüğü diğer doğu topluluklarına ait diğer manastırlara komşu olmuştur.

1285 – 1306 ve 1310 – 1324 tarihleri arasında hüküm süren Kral II. Henry tarafından belirtilen bir alanda hanedan katılımının simgesi olarak hanedanlığın armalarının yanı sıra kilisenin ön girişinde de Lüzinyanlı hanedan ailesinin armaları bulunmaktadır. Zemindeki bir temel taş üzerinde ise aynı Kıbrıs armaları bulunmaktadır.

Başka temel taş üzerinde ise, manastıra büyük bağışlarda bulunan krallıkta güçlü bir aile olan Babin ailesine ait armalar bulunmaktadır, aynı zamanda ailenin mezar yazıtlarına ait kalıntılar da arkeolojik kazılar sırasında ortaya çıkmıştır.

Duvara nişlenmiş mezarlar, kilisede gömülmek isteyen inançlı insanların arasında bu din görevlileri gruplarının sayısı oldukça fazla olduğunu gözler önüne sermektedir.

Karmelitlere ait St. Mary Kilisesinin planı, 5 kenarlı altıgen kubbede son bulan 3 kemerli tek Nefi olmasıyla din görevlilerinin güzel sadeliğinin karakteristiğini yansıtmaktadır. St. Mary Kilisesinden az bir zaman öncesinde inşa edilen ve günümüzde estetik olarak daha az sadeliği olan Fransiskanlara ait St. Francis Kilisesinde de neredeyse aynı plan kullanılmıştır.

Yapının dış kısmı oldukça sade ve süssüz olmasına rağmen, süsleme bulunmayan duvarları çıkıntısı bulunmayan payandalarla desteklenmektedir. Sadece caddeye açılan ve şehri gören ön cephesinin dekorasyonu oldukça zengindir ve büyük camları mimari süslemelerle donatılmıştır.

Zamanında St. Mary oldukça önemli bir kilisedir çünkü Roma Katolik Kilisesi tarafından aziz sıfatı verilen 1366 yılında hayatını kaybeden Papa’nın temsilcisi ve İstanbul Patrik’i Karmelit papazı Peter Thomas’ın mezarı burada bulunmaktadır.

Din gruplarına ait bu sade ve süssüz mimari diğer dini yapılara da yansımıştır, örneğin St. Anne Kilisesi bu Karmelit kilisesine benzer bir tarzda inşa edilmiştir.

Harita