St. Francis Kilisesi

St. Francis of Assisi’nin yaşamı sırasında, Kıbrıs’a gelen Fransisken Tarikatı’nın en önemli yapısıdır.

St. Francis kilisesi aslında Venedik Kraliyet Sarayı’nın kuzeyinde yer alan ve rahipler tarafından inşa edilmiş bir Fransisken manastırının bir parçasıydı.

14. yüzyılın ilk yıllarında, 1285-1324 yılları arasında hüküm süren ve Fransiskenlerle olan yakın ilişkileriyle tanınan Kıbrıs Kralı II. Henry’nin geniş himayesi altında inşa edilmiştir.

Fransiskenler, 1209 yılında St. Francis of Assisi tarafından kurulan ve Katolik Kilisesi’ne bağlı, yoksulluğu yaşamak için zengin bir yaşamdan vazgeçen ve sevgisi, sadeliği ve uygulamalarıyla ünlenen dini bir gruptu.  St. Francis’in 1217- 1221 yıllarında gerçekleştirilen 5. Haçlı Seferi sırasında Kutsal Topraklar’a yaptığı yolculukta Kıbrıs’ı bizzat ziyaret ettiğine inanılmaktadır.

Fransiskenler Kıbrıs’taki en eski ve en önemli Latin dini gruplarından birini oluşturmaktadır ve Gazimağusa’daki manastırları kentin en önemli dini yapılarından biri olmuştur.

Bu Fransisken Kilisesi’nin kalıntıları, Gazimagusa’daki Latin kilise binalarının en eskilerinden biridir. Site, bir zamanlar şehrin içinde büyük bir alanı kaplayan bir manastırla birlikte birkaç binadan oluşan önemli bir yapı haline gelmiştir. Nitekim, yakınlığı nedeniyle, kraliyet sarayının bir zamanlar üstü kapalı bir yoldan geçilerek manastır ve kiliseye giden özel bir girişi bulunmaktaydı.

Gazimağusa’daki soylu kişiler, Cenevizliler ve kilisenin inşasına katkıda bulunan yabancılar bu alana gömülmüştür, arkeolojik çalışmalarda kilisenin altında tarihi MS. 1314- 1474 yıllarına dayanan mezarlar bulunmuştur.

Planda, üç taraflı apsisi ile kendisinden kısa süre sonra inşa edilen St. Mary Kilisesi’ni andırmaktadır ve daha sonra nefin merkezinden kuzey ve güneye doğru uzanan yan şapeller eklenmiştir. Dış duvarlar payandalarla desteklenmektedir ve ziyaretçiler de batı kapısının dışına yapılmış orta çağ dönemine ait taş işçiliğini gözlemleyebilmektedir.

Günümüze ulaşamayan manastırın kilisenin güney batısında yer aldığına inanılmaktadır.